Makale özeti ve diğer detaylar.
Hakikat problemi son zamanlarda felsefenin önemli ilgi alanlarındandır. Geleneksel hakikatin mahiyetinin sorgulanması ve yeni bir içerik kazandırılması, ilk önce Romantik düşünürlerce ele alınmıştır. Romantiklere göre, hakikat var-değil ancak insan tarafından estetik alanda yaratılan bir husustur. Oysa Nietzsche, hakikatin estetik alanda değil, kişinin perspektifine bağlı ortaya çıktığını söyler. Nietzsche, bu bağlamda, Kant'çı kendinde şeyi yargılar. Geleneksel hakikatin olmadığını ancak yorumlara ve perspektiflere dayalı bir hakikati savunur.
Recently, the problem of the truth has become one of the considerable fields in philosophy. The essence of traditional truth, interrogating and acquiring new content, is first scrutinized by the romantic thinkers. According to Romantics, truth is non-existent but created by human as a subject in aesthetic field. However, Nietzsche claim s that the truth appears in aesthetics fields related to human perspective. In this context, Nietzsche judges the Kantian in-itself. Nietzsche alleges that traditional truth is non-existent but relies on perspectives and interpretations.