Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu makalede, Arap diline ilişkin klâsik dönemde yürütülen çalışmalardan daha ziyade, Batıda Ferdinand de Saussure ile başlatılan dil olgusuna yönelik yeni yorumların ve dilin esas niteliğinin ortaya konulduğu linguistik açılımların, Arap dili ve dilbilimcileri üzerindeki yansımaları, dil incelemelerine getirilen bu yeni yorumun Arap dilindeki uygulama alanı üzerinde durulmaktadır. Çalışmamızın girişinde, de Saussure ile gerçek anlamını bulan dilbilimsel çabaların bir özeti sunulmakta, daha sonra özellikle 1900’lü yıllar ve sonrasını kapsayan Arap diline yönelik genel dilbilimsel yaklaşımların gelişim seyri verilmekte ve bu yaklaşımların şekillendirdiği yeni dönemin önde gelen dilbilimcilerinin eserleri hakkında kısa, tanıtıcı bilgiler aktarılmaktadır. Diğer taraftan klâsik dönem Arap dili çalışmalarıyla karşılaştırmalara gidilerek, gelinen nokta irdelenmektedir
This article does not discuss studies conducted with regard to Arabic language during the classic period; rather it deals primarily with the reflections on the Arabic language and its linguists of the new linguistic expansions launched in the West by Ferdinand de Saussure, where the essential character of language is provided and new interpretations concerning the phenomenon of language are offered, and with the field of application of this new interpretation for lingual researches on Arabic language. In the introduction of this study, a summary of linguistic efforts which find its true meaning with de Saussure is presented, and the developmental course of the general linguistic approaches to Arabic language covering especially the 1900’s and the period thereafter is provided, and finally, a brief introductory information about the leading Arabic linguists and their works of the new period that are shaped by these approaches is given. Moreover, the present situation is discussed by making comparisons with the studies of Arabic language in the classical period.