Makale özeti ve diğer detaylar.
Mefkûd (Kayıp Kişi) ile ilgili hükümler, günümüzde ulaştırma ve haberleşme araçlarındaki gelişmelere rağmen önemini halen korumaktadır. Dolayısıyla bu konu, toplumumuzdaki sosyal problemlerden birini teşkil etmektedir. Söz konusu kişinin mallarının hukukî durumuna dair hükümler, onun durumunun belirginlik kazanması ile yakından ilgilidir. Bu sebeple hâkim, hak sahiplerinin talepleri doğrultusunda belli bir süre geçtikten sonra bu şahsın hükmen ölü sayılması yönünde karar verebilir. Bu karar sonucunda Mefkûdun malvarlığı o gün mevcut olan vârisleri arasında paylaştırılabilir. Ancak daha sonra Mefkûdun ortaya çıkması halinde, tüketilmeyen mallarının iâdesini isteyebilir. Tüketilen malların ise tazmini söz konusu değildir.
Judgments concerning the mefkûd (the lost person) still preserve their significance despite the advancements in communication and mass media. Accordingly, this issue makes one of the social problems in our society today. Judgments concerning the legal status of the belongings of the person in question are closely related to the certainty or uncertainty of his position. Therefore, the judge may decide in accordance with the request of the claimants that this person should be regarded as dead legally after a certain period of time. This judgment ensures that the possessions of the mefkûd should be shared among the present inheritors of the person. However, the judge may require the return of the unused or unexhausted goods to the mefkûd in case of his reappearance later. There is no point of compensation for the goods used or exhausted.