Makale özeti ve diğer detaylar.
Ölüm bütün canlıların ortak kaderi olmasına rağmen, canlılar içinde öleceğini bilen tek varlık olan insanda, ölüme yönelik çeşitli duygular oluşmaktadır. Bu duygulardan en belirgin ve önemli olanı ise ölüm korkusudur. Tarihin her döneminde ciddi bir fenomen olarak algılanan ölüm olgusunun yarattığı korkuyu hafifletmek için farklı perspektiflerden değişik alternatifler önerilmiştir. Meşhur Türk-İslam bilgini İbn Sina ile konuyla ilgili bir tür mülakat özelliği taşıyan bu makale, İbn Sina’nın konuyla ilgili görüşlerini ortaya koyduktan sonra, onları modern tanatoloji çalışmalarıyla mukayese etmektedir.
In spite of death was common fate of whole humankind, human is unique existence who knows that he will die. This situation gives rise to different emotions in human. The most evident and important of these emotions is death fear. Death has always been taken seriously and some alternatives have been offered from different perspectives that alleviate death fear in history. This article, which look like an interview about this matter with Ibn Sina, a famous Turkish-İslam philosopher, puts forward opinions of him about death fear and compare his thoughts with modern thanatological researches.