Karadağ’daki uzmanlar, çocuklar ile ilgili karşılaşılan sorunlara çözüm bulmaya ve bu sorunların üstesinden gelmek için çocukların ihtiyaçlarına daha fazla dikkat etmeye özen göstermektedir. Karadağ’da yapılan son reform ile birlikte, okul öncesi ve ilkokul arasında yakın bir işbirliği ve ağ oluşturma yoluyla süreklilik sorunu gündeme gelmiştir. Aslında süreklilik sorunu yeni bir kavram değildir, çünkü halk arasında 1960lı ve 1970li yıllarda da süreklilik sorunuyla uğraşılmıştır. Eğitim ilkelerinde tutarlılık, sistematik yaklaşım ve bireyselleştirme çok önemli bir rol oynamaktadır. Eğitimcileri teoride ve uygulamada destekleme rolü olan eğitim ilkeleri bakımından süreklilik konusu her zaman ilgi çekici ve yararlı bir konu olarak görülmüştür. Çocuk; aile, okul ve toplum perspektiflerinden bakılarak düşünüldüğünde, her bireyin zihinsel ve bedensel büyümesinde süreklilik sağlayacak şekilde çeşitli seçenekler araması demektir. Ailelerin ve eğitim kurumlarının önemli bir amacının, çocuğun okula gitmek için doğal öğrenme ihtiyacını anlamak olmalıdır. Çocuk ilkokula başladığı süreçte iletişim ve diğer becerilerinde hızlı bir gelişme gözlenir. Çocuk altı yaşında sosyal kurallar ve değerleri benimseyebilir. Okuldaki sosyal ilişkiler, davranışlar açısından çocuğun gelişimini etkiler. İlkokulun ilk yıllarında olduğu gibi okul öncesi yıllarında da gelişim süreci prensiplerini temel alan öğretim programlarının tasarlanması ve uygun öğrenme etkinliklerinin kullanımı önemli bir konudur. Bu değişikliklere çocukların ailelerinin ve diğer topluluk üyelerinin eklenmesi, ilkokulda bir süreklilik oluşturmak için okul öncesi ve ilkokula yönelik bir yaklaşım olarak görülebilir. Karadağ’da ya da Dünyanın farklı yerlerinde, çocuğun informal ve genel anlamdaki öğrenmesini destekleyecek uygun bağlamı sağlayacak bir yaklaşımın dikkate alınması gereklidir.