Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu çalışmada, İskoçya’da 1999 yılında gerçekleştirilen yerinden yönetim reformu incelenmektedir. 1970’li yılların ortalarından itibaren, dünyadaki genel eğilim doğrultusunda dile getirilen bölgesel ve etnik talepler, çeşitli ulus devletlerin bütünlüğüne meydan okumaya başlamıştır. İskoçya ve Galler’de dile getirilen bu bağlamdaki talepler, üniter devlet olan Birleşik Krallık tarafından ilgili bölgelere, sınırlı bir özerklik tanınması ile yanıtlanmıştır. İskoçya’ya tanınan sınırlı özerklik, Birleşik Krallık’ı federal bir sisteme dönüştürmese de üniter devletlerde alışık olmadığımız bir yapı ortaya çıkarmıştır. İskoçya’nın yasama ve yürütme yetkileri açısından merkezi devletle ilişkileri ilginç ve incelenmeye değer bir örnektir.
The objective of this study is an overall evaluation of the devolution reform of Scotland in 1998. Since the mid-70’s, regional and ethnic demands have been challenging the integrity of the nation states. The response to a similar tendency in Wales and Scotland is the acknowledgement of a certain degree of autonomy of the relevant regions. This limited autonomy has not turned UK into a federal state from a unitary one. Yet, the post-reform structure of the country exhibits now, certain traits, which are alien to the unitary state. Thus, the centerperiphery relations between Scotland and London, stand as a considerable example which merits a study.