Makale özeti ve diğer detaylar.
Sarı Uygur Türkçesi, Çin topraklarında yaygın olan Sibirya grubu Hakas kolu Türk lehçelerindendir. Türk dilinden çok eski dönemde ayrılmış olması (XI. yüzyılın ortası), sonradan diğer lehçelerden ayrı (~izole) kalması, kendi fonetiğinde özgün ses geçişlerinin olması eski Türk dili seslerinin arkaikleşmesine neden olmuştur. Bunun sonucunda Sarı Uygur Türkçesinde beklenilmeyen ve ilk bakışta pek de anlaşılmayan sesler göze çarpmıştır. Bu durumun sebebini, lehçeler arası karışmalara veya yabancı bir dilin etkisine dayandırmak yanlıştır. Sarı Uygur Türkçesinin tarihî fonetiğindeki esas sorunlardan biri standart Türkçedeki ikinci bir ünsüz türemesi (~affrikat) olayı ve sızıcı (~spirant) -š-'nin gelişmesidir. Araştırmacılar, bu seslerden bahsederken genelde farklı yansımaların olduğunu söylerler. Standart Türkçedeki *č'nin gelişimini etkileyen nedir?