Makale özeti ve diğer detaylar.
Türkiye’de dünyada sendikal hareketin uzunca bir süredir farklı çerçevelerde olsa bile bir kriz içinde bulunması üzerine tartışmalar bulunmaktadır. Bu kriz alanların nelerden oluştuğunu saptamak bile bir durum tespitinin ötesine anlamlar ifade edebilmektedir. Bu yazı çerçevesinde kısmen ve sınırlı olarak bu alanlara değinmek amaçlanmaktadır. Gerek dünya da gerekse Türkiye de Sendikaların Krizi ile anlatılmak istenen üye sayılarında azalma başta olmak üzere çalışanların sendikal harekete uzak kalmalarından, sendikaların adeta yer altı örgütleri gibi değerlendirilişine kadar uzanan geniş bir olumsuzluğu içinde barındırmaktadır. Bu noktada “Sendikaların krizi” tıpkı kriz kelimesinin içerdiği anlam ile örtüşen biçimde daha çok olağan sayılabilecek mevcut bir durumdan geçici uzaklaşmayı ve sapmayı ifade edebilmektedir.Batı dillerindeki karşılığı olan anlamda normalden sapma yada tehlike anı zamanı olarak ifade edilebilmektedir.