Makale özeti ve diğer detaylar.
Sosyal güvenlik sistemi, en geniş tanımıyla, belirli bazı sosyal tehlikelere karşı, bir ülke halkının bugününü ve yarınını güvence altına almayı amaçlar. Böylesine önemli görevi olan bu sistemde bir reform yapmak ise, uzun, kapsamlı, katılımcı ve titiz bir süreci gerektirir1. Oysa, ülkemizde, bunun tam tersi bir süreç yaşanmakta, tüm ülke halkını kapsama iddiasında olan birbirleriyle bağlantılı kanun tasarıları, oldukça kısa sürelerde, konunun uzmanı hukukçuların katılımının olmadığı gruplarda hazırlanıp, kamuoyuna sunulmaktadır. Nitekim, çok kısa bir süre içinde, bu tasarılardan biri olan “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Tasarısı”nın, teknik açıdan yeterli olgunluğa ulaşmadığı da anlaşılmış bulunmaktadır. Bu nedenle, Tasarının içeriği sürekli değişmekte, bazı ilaveler yapılmak suretiyle bu eksiklikler giderilmeye çalışılmaktadır.