Makale özeti ve diğer detaylar.
Osmanlı Devleti ile Rusya Çarlığı arasındaki düşmanca ilişkiler Millî Mücadele'de yerini bir işbirliğine bırakmış, her iki ülkede gerçekleşen rejim değişikliğinin ardından bu işbirliği belirli şartlara bağlı olarak II. Dünya Savaşı sonrasına kadar devam etmiştir. Bu işbirliğinin tarım sektöründe de olduğu görülmektedir. Sovyet Rusya'nın kurucuları köylü sınıfını hem potansiyel bir politik güç hem de bütün gelişme çabalarının hayatî bir faktörü olarak görmüş ve bu sınıfın, Çarlık devrinden devreden sorunlarının yeni rejim ve dolayısıyla yeni ekonomik sistem içinde giderilebilmesi için önemli atılımlar yapmıştır. Devlet çiftlikleri (sovhoz) ve kolektif çiftlikler (kolhoz) kurarak tarım alanında önemli gelişmeler sağlayan Sovyet Rusya Türkiye'nin bu alanda yapmak istediği atılımlar için önemli örneklerden biri olmuştur. Yeni Cumhuriyet yönetiminin, Mehmet Sabri Toprak ve Tahsin Coşkan'la temsil edilebecek ziraat üst düzey bürokrasisi, Sovyetler Birliği'ne gerçekleştirdikleri resmî geziler çerçevesinde bütün Sovyet tarımını incelenmişler ve tarım yanında özellikle hayvancılık alanında Sovyet sisteminden esinlenmişlerdir. Ancak gözlem tek taraflı olmamış, bir Sovyet bilim adamı da Türkiye'nin tarımsal yapısını incelemiş ve Türkiye'den bazı bitki türlerinden örnekleri genetik araştırmalar için Sovyet Rusya'ya taşımıştır.