Makale özeti ve diğer detaylar.
En az bir buçuk yüzyıldan beri Türkiye’de siyasal politikaların ve söylemin sıklet noktasını pozitivist bakış açısının oluşturduğu söylenebilir. Ancak erken denebilecek bir zamanda Türkiye’ye giren pozitivizmin en belirgin özelliği felsefi derinlikten yoksun olması ve buna bağlı olarak siyasal alanda verimli bir izinin bulunmamasıdır. Çalışmada bunun nedenleri incelenmektedir. Bilim geleneğinin olmaması yanında herhalde bunun en önemli nedeni siyasal kaygıların daima ön planda olmasıdır; ülkenin “beka” problemine yoğunlaşan İttihat ve Terakki temsilcileri için bilimin “açıklayıcılığı” değil, “kurtarıcılığı” önemlidir. Pozitivizmin daha genel olarak bilim- siyaset ilişkisinin Batıdakinin tersi yönde şekillenmesi, yani bilimin siyasetin emrine koşul(landırıl)ması, bilimin popüler şeklinin cazip hale gelmesine yol açmıştır. Daha sonraki dönemlerde aynı mantalitenin geçerli olduğunu söylemek mümkündür.
It can be said that positivist perspectives constituted the focal point of the political debates and discourses in