Makale özeti ve diğer detaylar.
Türkçede seslerle harfler arasındaki ilişki, Türkçenin büyük oranda yazıldığı gibi okunan ve okunduğu gibi yazılan bir dil olması sonucunu doğurmaktadır. Bu ilişki, konuşma ve yazma arasında bire bir uygulanamamaktadır. Konuşma dilindeki bazı hatalı unsurların yazı diline aktarıldığı, özellikle öğrencilerin konuştukları gibi yazma eğilimi içinde oldukları görülmektedir. Bu çalışmanın amacı; dilin iki boyutu olan yazı dili ve konuşma dili arasındaki ilişkileri araştırmak, Türkçedeki farklılıkları ve bu farklılıkların nedenlerini belirlemek, konuyla ilgili görüş ve öneriler üretmektir. Araştırmada yazılı materyallerin analiz edilmesine olanak sağlayan "doküman incelemesi" yöntemi kullanılmıştır. Sivas ilindeki bir ortaokulun 6. ve 7. sınıf öğrencilerinden 75 öğrenci çalışma grubuna alınmıştır. Çalışma kapsamında, Türkçe derslerindeki konuşma ve yazma çalışmalarına yer verilmiş, yazma çalışmalarında görülen yanlışlıklar yazı dili ve konuşma dili etkileşimi bağlamında incelenmiştir. Elde edilen bulgular doğrultusunda, öğrencilerin konuşma ve yazma dili arasında farklılıkların olduğu, konuşma diline özgü unsurların bazen tamamen, bazen de birtakım değişikliklere uğrayarak yazıya geçirildiği, bu durumun yazı dilimize zarar verdiği sonucuna varılmıştır.
The relationship between the phonemes and the letters in Turkish provides it to be a language that is read as it is written and to be written as it is read. However, this relation cannot be applied one to one between speaking and writing. It is seen that some incorrect components in spoken language are transferred into written language, especially students tend to write as they speak. The aim of this study is to investigate the relationship between the written language and the spoken language which are the two main dimensions of the language; to determine the differences in Turkish and the reasons of these differences; and to produce opinions and proposals related to the subject. In this research, "document analysis" method which enables analyzing the written materials, has been used. 75 secondary school students (6th and 7th grades) from a school in Sivas have been taken to the study group. Under this study, samples of speaking and writing practices have been taken into account and the inaccuracies seen in writing practices have been studied in the context of the interaction between written language and spoken language. In terms of the obtained findings, it has been deduced that there are some differences between the spoken and written language students used; components special to the spoken language are transferred into written language sometimes completely, sometimes having some changes; and as a result, this situation gives harm to our language.