Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu araştırmada Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra "Tevhid-i Tedrisat Kanunu" na uygun olarak ilkokul tarih programında yapılan değişiklikler incelenmiştir. Araştırma, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilköğretim kurumları "Mekatib-i İptidaiye"lerin son programı olan "1330 (1914) Mekatib-i İptidaiye Ders Müfredatı" ile Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk müfredatı olan "1340 (1924) İlk Mektepler Müfredat Programı"nda yer alan tarih programlarının karşılaştırılmasına dayanmaktadır. Cumhuriyet ile birlikte devletin ulusal ve lâik karekterine uygun olarak tarih programlarında önemli değişiklikler yapılmıştır. Tarih programları Osmanlı İmparatorluğu'nun "hanedancı" tarih anlayışının teokratik ve otokratik içeriklerinden arındırılarak ulusal ve lâik bir çerçeveye kavuşturulmuştur. Cumhuriyet'in tarih eğitimi çocuklarda ulusal bir bilinç oluşturabilmek için "Türk tarihi"ni merkez almıştır. Türk tarihi Avrupa ve Dünya tarihi ile bağlantılı ve karşılaştırmalı olarak bir "Uygalık Tarihi" yaklaşımı ile ele alınmıştır. Müfredat programları çocukların gelişim ve öğrenme düzeylerine uygun olmayan ayrıntılardan arındırılarak basitleştirilmiştir. Önemli tarihsel kişiliklerin yaşamlarına dayalı "hanedancı tarih" öğretimi terkedilerek yerine, batıda gelişen modern ve bilimsel tarih yöntemi benimsenmiştir. Bu anlayış doğrultusunda Osmanlı tarihi Avrupa, Dünya ve Osmanlı ölçeğindeki önemli gelişmeleri, dönemler ve temaları esas alan sistematik bir uslupla yansıtılmıştır. Ayrıca iki döneme ait ilkokul tarih programları yeni harflere çevrilerek ek olarak verilmiştir. Program metinlerinin yeni harflere aktarılması, Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki tarih öğretimi konusundaki değerlendirmeler için önemli bir katkıdır.
This study tackles the changes made on the primary school history coursebooks according to "The Tevhid-i Tedrisat" after the foundation of Turkish Republic. It is mainly a comparative study between "1330 (1914) Mekatib-i İptidaiye" which is the last primary school curriculum of the Ottoman Empire and the first curriculum of the new Turkish Republic. The radical changes were made in the curriculum appropriate to the new status of Republic and its national and secular foundation. The history course syllabus was taken out of the teocratic and autocratic context of the Ottoman Empire and was placed in the secular and national frame. The new curriculum drew on "Turkish history" to establish a national consciousness in children and it was given in a comparative "civilization history" approach with the Europe and world history. It was simplified and the details not suitable for the cognitive developments of children were discarded. Rather than having the lives of the historical figures, they adopted the modern and scientific method. Within this conjecture, the Ottoman history was reflected according to the important developments in Europe and world. Moreover, the curriculums of these two old periods were published in the new alphabet, which is a very significant contribution for understanding of Ataturk and the assessments and analyses of the history teaching in the first years of the Republic.