Makale özeti ve diğer detaylar.
Kıbrıs Adası'nın 1878 tarihinde İngiltere'ye geçici olarak devredilmesi, İngiltere'nin 1914 tarihinde Ada'yı resmen ilhak ettiğini açıklaması ve bunun Lozan'da kabulü sonrasında Kıbrıs konusu Türkiye'nin gündeminde uzun yıllar ilk sıralarda yer almamıştır. 1954 yılında Yunanistan'ın Kıbrıs konusunu Birleşmiş Milletlerin gündemine taşıma girişimiyle, bu konu Türkiye'nin de gündemine yeniden gelmiştir. Konunun kamuoyunun dikkatine sunulmasında basının etkisi oldukça fazladır. Kıbrıs konusunda, 1954 yılı ile 20 Temmuz 1974 tarihine kadar geçen süre Türkiye için şüphesiz en kritik dönemlerden birisidir. Bu makalede, Türk Hükümetlerinin dönem içerisinde uyguladığı politikaların değişimi ve Türk basınının konuya yaklaşımı incelenmektedir.
After the temporary transferal of administration of the Cyprus Island to England in 1878, the official announcement of England on the accretion of the Island in 1914 and the acceptance of this situation by Turkey according to the Peace Treaty of Lausanne dated 1923, the island was out of the agenda of Turkey. In 1954 when Greece brought the case of the Island before the United Nations, Cyprus became a primarily important issue on the agenda of Turkey. The Press interest to the issue was an important variable on creating public opinion. It is a doubtless fact that the period between 1954 and July 20, 1974, is the most critical period of Turkey on the Cyprus Case. This study focuses on the Turkish governmental policies and the overall approach of the Turkish Press to the issue.