Makaleler     Dergiler     Kitaplar    

Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi

Yıl 2011 , Cilt 25 , Sayı 3

Makale özeti ve diğer detaylar.

Makale özeti
Başlık :

Ekonomik kalkınmada beşeri sermayenin rolü ve türkiye

Yazar kurumları :
Afyon Kocatepe Üniversitesi, İİBF, İktisat Bölümü1
Görüntülenme :
943
DOI :
Özet Türkçe :

Bireysel özgürlükler ve demokrasi hızla tüm ülkelere yayılmaktadır. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak hükümetler, vatandaşlarının refahını artırmaya yönelik çalışmalara ağırlık vermektedirler. Toplumun refah artışı ise ekonomik kalkınmayı gerektirmektedir. Ancak ekonomik kalkınma, popülist politikalarla değil, ekonomik kalkınmanın temelinde yatan dinamiklerin harekete geçirilmesiyle mümkün olabilmektedir. Bu temel dinamiklerden birisi ise teknolojik gelişmedir. Teknolojinin üretim sürecinde kullanılması, ekonomik kalkınmayı sağlayan faktör verimliliğinin yükselmesine yol açmaktadır. Teknoloji üretimi, teknolojinin üretim sürecinde kullanımı ise beşeri sermayeyle mümkün olmaktadır. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin ekonomik kalkınmasını gerçekleştirebilmesi, öncelikle beşeri sermayelerini geliştirmelerine bağlıdır. Türkiye'de beşeri sermayenin kalitesi artırılamadığı sürece AR-GE faaliyetlerine kaynak ayrılmasının da bir anlamı olmayacaktır. Dolayısıyla, beşeri sermayenin kalitesinin artırılabilmesi için kaynak ayrılacak öncelikli alan eğitim olmalıdır. Eğitimin ise daha geniş bir kesime, daha kaliteli verilmesi gerekmektedir. Üniversite eğitiminin daha geniş kitlelere ulaştırılması, kapasitelerinin artırılması, yeni üniversitelerin kurulması; işsizlerin vasıflarının ülkenin ihtiyaç duyulan işgücü vasıflarıyla örtüştürülmesi; sürekli eğitim programlarıyla, çalışan kesimlerin meslek içi eğitim faaliyetleriyle vasıflarının iyileştirilmesi; kadınların meslek edindirme kurslarıyla işgücüne katılımlarının sağlanması amaçlanmalıdır. Kısacası, beşeri sermaye günümüz içsel büyüme modellerinin temelini oluşturduğundan, Türkiye, yaşam boyu öğrenme kültürünü her alanda ve toplumun tüm bireylerini kapsayacak biçimde hayata geçirmeyi hedeflemelidir. Çalışmanın amacı, beşeri sermaye kavramını, beşeri sermaye ile ekonomik kalkınma ilişkisini, Türkiye'nin kalkınma sorununu ve beşeri sermaye açısından durumunu diğer ülkelerle karşılaştırarak incelemektir. Çalışmada, daha önce konu ile ilgili yapılmış olan teorik çalışmalara ve ampirik çalışmaların bulgularına yer verilmekte, daha sonra ekonometrik bir model çerçevesinde, 177 Birleşmiş Milletler üyesi ülke verileri kullanılarak, beşeri sermaye ve ekonomik kalkınma ilişkisi çoklu doğrusal regresyon modeli kullanılarak bir kesit çalışmasıyla test edilmektedir. Çalışma, ekonomik kalkınma için beşeri sermayenin önemini ortaya koymaktadır

Özet İngilizce :

Individual freedoms and democracy spread across all countries very fast. As a result of these developments, governments have to pay more attention to the policies that increase the welfare of their citizens. The increase in the welfare of the society requires economic development. But, the economic development is only possible with the activation of fundamental dynamics of economic development, not with the temporary populist policies. One of these fundamental dynamics is technological progress. The use of technology in the process of production has increased the factor productivity in the economic development. On the other hand, the development of technology and the use of it in the process of production are closely related with the quality of human capital. For the developing countries, like Turkey, the realization of economic development depends on improvement of the quality of human capital. Unless Turkey achieves this, it does not make sense to allocate resources on R&D. Therefore, education must be the primary area to allocate resources to increase the quality of human capital. This requires providing better education for more people. It must be aimed to make university education available for more people by increasing capacities and establishing new universities; to match the qualification needs of industries with the qualifications of unemployed; to improve skills of workers by providing continuous education and job training programs; to provide labor force participation of women through the use of vocational education. In short, Turkey must target by implementing the life-long learning culture in all areas, since human capital forms the foundation of endogenous growth theories. The aim of the study is to investigate the concept of human capital, the relationship between human capital and economic development, the development problem of Turkey and the position of human capital of Turkey comparing with other countries. In the study, first, related literature is reviewed and the results of the empirical studies are summarized, then the relationship between human capital and economic growth is tested using a multi-linear regression model on the data of 177 member countries of United Nations. The study reveals that human capital is very important for economic development.

Tam metin (Türkçe) :
Paylaş :
Benzer Makaleler
Yorum Yap
  • Adınız :
  • Güvenlik Kodu :
  • Yorum :