Makale özeti ve diğer detaylar.
Henry tarafından, yukarıdaki pasajda ifade edilen görüş, 20.yüzyıl Avrupa- Amerikan kültüründe çok yaygın olan bir görüştür. Bu görüş, fiziksel dünyaya ait inançlarla, ahlâk ve siyâsi hayata dair inançlar arasında temel bilişsel bir farklılık olduğuna ilişkindir. Bu bilişsel farklılığın, en azından iki görünüşü vardır. Birisi, değerlere ait inançların herhangi bir kanıtı olmamasına karşın, fiziksel dünya ile ilgili inançların nesnel bir kanıtının olması; diğeri ise, fiziksel dünya hakkındaki inançların doğruluk değerinin sezgi, görüş ve irademizden bağımsız olmasına karşın, değerlere ait inançların doğruluk değerinin bu bağımsızlığa sahip olmamasıdır. Kısacası, nesnellik ve gerçekçilik, fiziksel dünyaya ait inançlar için geçerli olmasına karşın, ahlâk, siyaset ve bunun gibi kavramlar için geçerli değildir. ‘Henry’nin İlkesi’ olarak atıfta bulunacağım bu görüşün yaygın olarak kabulü