Makale özeti ve diğer detaylar.
Suç korkusu, suçla çok yakından ilgili olmakla birlikte suçtan bağımsız bir olgudur. Suç oranlarının artışına paralel olarak artan suç korkusunun suç oranlarındaki düşüşle birlikte düşmediği pek çok araştırma sonucu elde edilen ortak bir bulgudur. Suç korkusu, suçun önlenebilmesi ve kontrol altına alınabilmesi için en çok ihtiyaç duyulan toplumsal dayanışmayı zedelediği için suçla mücadeleyi zorlaştırıcı bir özelliğe sahiptir. Bu nedenle de, suçla mücadele çalışmaları yanı sıra korkusuyla başa çıkabilmek için özel olarak dizayn edilmiş programların geliştirilmesine ve uygulanmasına büyük bir ihtiyaç vardır. Ancak ülkemizde, konuya ilişin gerek güvenlik birimlerine ve gerekse de güvenlik politikalarına yön veren insanlara rehberlik edebilecek yeterli düzeyde bilimsel veri bulunmamaktadır. Pek çok uluslararası örneği bulunan suç korkusu araştırmalarının Türkiye’de yalnızca birkaç lokal çalışma ile sınırlı kaldığı ve ulusal çapta yapılmış bir örneğinin ise bulunmadığı hemen göze çarpmaktadır. Dolayısıyla bu makale ile bu tür araştırmalarda ele alınması gereken teorik ve pratik konuların neler olduğuna ilişkin bir yol haritası ortaya koyulacak ve ulusal çapta bir suç korkusu araştırması ile elde edilecek faydalar ilgililerin dikkatlerine sunulacaktır.
Although closely related concepts, fear of crime is independent of crime. Many studies in criminological literature suggest that fear of crime increases parallel to the increase in crime but it does not decrease with the decrease in crime. The fear of crime makes the fight against crime more difficult as it harms the social cohesion and trust which are among the most needed elements in preventing and controlling crime. For this reason, in addition to activities for the fight against crime, there is a great need to develop and implement programs specially designed to overcome fear of crime. However, there is not enough research initiatives and empirical knowledge in the Turkish context to guide the police and people who shape security policies. Even though many national and cross national studies on fear of crime have been conducted in the international arena it draws the attention that, there are only a few local studies and there is not any single national study to measure and assess the scope and nature of this problem in Turkey. Thus, in this article we present a guideline for the theoretical and practical issues that need to be dealt with in these research projects. Finally, we discussed the expected benefits of a national study on fear of crime.