Makale özeti ve diğer detaylar.
Günümüzde uluslararası haber içeriğinin yapılandırılmasında dünya ekonomisi, siyaseti ve kültürlerinin ağırlığının artması oranında bu içerik küresel sistemin bir yansıması, oluşturucu bir unsuru haline gelmektedir. Bu çalışma, sözkonusu yapılanma merkezinde ortaya çıkan gelişmeleri Soğuk Savaş sonrası dönemin spesifik koşulları çerçevesinde değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Ortaya çıkan gelişmelerden ilki, uluslararası haberi oluşturucu süreçler yerine, olayların tikelliği bağlamında konumlandıran depolitizasyon sürecinin gelişmiş, az gelişmiş ve yeni sanayileşen ülkeleri kapsayan geniş bir aralıkta yaygınlaşmasıdır. Bunun tek istisnası, 11 Eylül saldırılarıyla birlikte Batılı ülkeler ile İslam ülkeleri arasında yoğunlaşan propagandist etkinliklerdir. İkinci gelişme, dünya ölçeğinde ortaya çıkan ekonomik oluşumların siyasal ve kültürel gelişmeleri de içerecek tarzda genişlemesi sonucu uluslararası ekonomik haberin, arkaplanda yer alan güçlü bir deterministik yönelim eşliğinde, giderek ağırlık kazanmakta olmasıdır.Üçüncü gelişme ise, uluslararası haberi geniş bir izleyici kitlesi ile buluşturma hedefine yönelik yerelleştirme süreçlerinin ön plana çıkmasıdır. Küresel ile yerelin buluşma noktasında yer alan “küyerelleşme”nin uluslararası haberin yapılandırılması üzerindeki etkileri, dış olayların yerli ayrıntılara büründürülmeleri anlamında “yerlileştirme” uygulamaları ve bir ölçüde de ulus-devletlerin ulusal/kültürel kimliği koruma amaçlı olarak uluslararası haberi denetleme çabaları bu bağlamda ele alınabilir. Sonuç olarak, medya sistemlerinin giderek merkezileşmesi ve homojenleşmesiyle doğru orantılı olarak uluslararası haberin de giderek popülerleştiğini ve daha dar tanımlarla sınırlandırıldığını söylemek mümkündür.
Today international news coverage is becoming a reflection and a constituent of global system as the importance of world economy, polity and culture increases in the framing of this coverage. The study aims to evaluate the developments, which become visible around the centrality of this framing process, in terms of the specific conditions of the post-Cold War period. The first of these developments is the increasing depolitization of international news in the level of developed, less developed and newly industrialized countries with a main focus on events rather than performing processes. The only exception is the propagandist activites between Western and Islamic countries which intensified with the attacks of 11th September. Second development is the increasing influence of international economic news as a result of worldwide economic developments extending so as to comprise polical and cultural aspects with a concomitant trend of a powerful determinism. Third development is the dominance of localizing processes which aim to make international news meet with a wider range of audiences. The effects of “glocalization” on the construction of international news as an intersection of the global and the local, the practices of news “domestication” aiming to structure international events within the context of domestic details, and, to some extend, the nation-states’ efforts of international news control to protect national/cultural identity can be examined within this framework. As a conclusion, it is possible to claim that international news is being popularized and limited with narrow definitions in the same way as the media systems are centralized and homogenized.