Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu çalışma, cinsel ve cinsiyetçi bir şiddet biçimi olan tecavüzün milli kimliklerin kuruluşu ve bu kimliğin üyelerini birleştirmedeki gücünü öne çıkarmaya ve esas olarak bütün savaşlarda kadınların ve kadınlığın fiziksel ve teorik olarak silahlaştırılmasına odaklanıyor. Bu argüman çerçevesinde ilk bölüm, ulusal/etnik kimlik söylemlerinin “ötekileştirme”yi besleyen cinsiyetçi imgelerine eğilecek, ikinci bölümüyse bu imgelerin Yugoslavya, Ruanda ve Suriye örneklerinde sarsıcı işleyişinin serimini açacaktır. Makalenin son bölümüyse, değişen savaş retoriği içinde tecavüzün anlamından hiçbir şey yitirmediği bir noktadan seslenmeye çalışacak.
This article focuses on the power of rape, a kind of sexual and gendered violence and how it creates nationalities and unites its members. According to this framework, the first section points gendered images of national discourses and its power on creating “others”. By underlines how this process transforms women bodies to a weapon of war physically and theoretically The second section draws attention to the potential of these images in Rwanda,Yugoslavia and Syria. In the last section the gendered power and meaning of rape in a changing war rhetoric are emphasized.