Makale özeti ve diğer detaylar.
Finansal krizlerin nadir olaylar olduğu yönünde genel bir inanç vardır. Ancak, bankacılık krizleri özellikle gelişen dünyada olağan bir durum halini almıştır. Birçok bölgede, hemen her ülkede en azından ciddi bir bankacılık güçlüğü yaşanmıştır. Bu ülkelerden bir tanesi de Türkiye'dir. Bankacılık krizlerinin ve sorunlarının yükselen ekonomilerde özel bir ilgiyi hak etmesinin iki nedeni bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, krizlerin yerel ekonomiler için ciddi sonuçlarıdır. İkincisi uluslararası finansal piyasalar daha çok bütünleştikçe krizin diğer ülkelere de yayılmasıdır. Bu çalışmada gelişmekte olan ülkelerdeki bankacılık sorunlarını yaratan faktörler ve krizlerin sıklığını ve ciddiyetini azaltıcı politika seçenekleri tartışılmaktadır.
There is a general belief that financial crises are rare events. But, banking crises have become common events especially in the developing world. In many regions, almost all countries lived some kind of banking difficulty. There are two major reasons why banking crises and problems deserve special attention in emerging economies. The first reason pertains to the serious consequences of crises for local economies. And the second reason is the spreading of crises to other countries as the international financial markets become increasingly integrated. In this paper discusses the factors that give rise to banking problems in developing countries and the policy alternatives for making crises frequency and critically.