Makale özeti ve diğer detaylar.
Milliyetçilik anlayışları ve milli devlet modelleri, ülke ihtiyaçlarına göre
kurgulanabilen normatif alanlardır. Her ülke kendi etnik ve kültürel yapısına ve özelliklerine göre, uygun bir milliyetçilik ve milli devlet modeli geliştirme şansına sahip olabilmektedir. Buna rağmen Türk milli devletinin karşı karşıya kaldığı ayrılıkçı hareketler, uygulanan Türk milliyetçiliğinin ve mili devlet yapısının uygun olup olmadığı noktasında tartışılmasına kapı açmaktadır. Bu yazıda, Osmanlı döneminde gelişen Türk milliyetçiliği fikirleri ve hareketleri ele alınmakta, farklı milliyetçilik yaklaşımlarına ışık tutulmaya çalışılmaktadır. Birçok milliyetçi aydının yanında Ziya Gökalp ve Yusuf Akçura, iki farklı milliyetçilik anlayışını temsil eden iki önemli isim olarak öne çıkmaktadır. Gökalp’ın milliyetçilik anlayışı inanca ve kültüre dayanırken, Akçura soy birliğine ve dindışı bir yaklaşıma ağırlık vermektedir. İki aydın arasında önemli sorunlara kaynaklık ettiği anlaşılan bu görüş farklılıkları incelenmiş ve
değerlendirilmeye çalışılmıştır. Gökalp ve Akçura yaklaşımları, Osmanlı sonrası dönemdeki fikir hareketlerine kaynaklık etmeleri bakımından da önemlidir.
Conceptions of nationalism and nation state models are normative fields, constructed according to the needs of the country concerned. Each country may have a chance to develop an appropriate nationalism and nation-state model according to its own ethnic and cultural structure and the specific situation. However, facing separatist movements in the Turkish national state brings forth the discussion of whether Turkish nation-state or Turkish nationalism has appropriate structure and content. This article addressing ideas of Turkish nationalism and the movements in Ottoman period and consider assessing different
nationalism approaches. As well as many nationalist intellectuals, Ziya Gökalp and, Yusuf Akçura come forward as two important names, representing two different understanding of nationalism. Gökalp understanding of nationalism relies on faith and culture, Akçura focuses on ethnic and secular approach of it. These divided opinions, caused important problems between two intellectuals, were examined and evaluated in this article. Gökalp and Akçura approaches are important in post-Ottoman period also, as reinforcing their ideas and understandings.