Makale özeti ve diğer detaylar.
Bilgi Çağı” olarak da adlandırılan içinde bulunduğumuz zamanda, en çok tartışılan konulardan biri “küreselleşme” diğeri ise “yerelleşme”dir. Küreselleşme süreciyle birlikte dünyada büyük bir değişim süreci başlamıştır. Günümüzde dünya bir yandan küreselleşme eğilimleri ile sarsılırken, aynı zamanda yerelleşme eğilimlerinin de güçlendiği görülmekte ve küreselleşme sürecinde yerelleşmenin önemi giderek artmaktadır. Yerelleşme, gerçekten de yerel demokrasiyi güçlendirmek için çok önem taşımakta, yerel özerklik için yerel yönetimlerin merkezi yönetimlerin boyunduruğundan kurtarılmaları gerekmektedir. Bunun yanı sıra yerelleşmenin tamamen bağımsız olarak ve kendi başına yeterli olarak düşünülmesi yanlıştır. Merkezi yönetim ile yerel yönetim arasında koordinasyon, işbirliği gibi faaliyetlerin birlikte yürütülmesi gerekmektedir. Küreselleşme ve yerelleşme arasındaki ilişkiyi doğru algılamak ve bunlar arasında sağlıklı dengeler kurmak önemlidir. Aksi taktirde küreselleşme ve yerelleşmenin büyüme ve gelişme için sunduğu fırsatları değerlendirme çabaları kaosa neden olabilir. Artan iletişim olanakları, bilginin bireye daha yoğun ve sık ulaşması sonucu, bireyin siyasal ve yönetsel anala ilgisi artmaktadır. Böylelikle demokrasinin güçlenmesi, bireylerin daha fazla bilinçlenmesi, yönetime aktif katılımları sağlanmaktadır. Bu çalışmada küreselleşen dünyada yerel yönetimler ve demokrasinin geliştirilmesine yönelik gerçekleştirilmesi gereken politikalar incelenecektir.