2008 yılının ikinci yarısında İşçi ve İşveren Hizmetler ile Eğitim Senatosu, Avustralya’da akademik özgürlüğe dair bir soruşturmayı inceledi. Soruşturma raporu 2008’in Aralık ayında açığa çıktı fakat ilginç olan su ki raporun başlığı dahi soruşturma ile aynı başlık altında işlenmemişti. Bu makalede yukarıda sözü edilen soruşturmanın muhafazakâr ve sağ-destek toplamak amacıyla dikkati dağıtmak ve akademik özgürlüğün hükümetin sıkıyönetimine girmesi adına tasarlanmış olduğu görüşü savunuluyor. Bu aşamada sorulması gereken konu, hükümet gözetimi altında akademinin (akademik basının) ne denli özgür bir ortamda Avustralya üniversitelerinin bağımsızlığını sağlayabileceğidir. Makalede savunduğum açı; değişik fikirlere ev sahipliği yapan üniversitelerin bağımsızlığının gerekliliğidir. Bu fikirlerin büyük oranda ve olasılıkla farklı olması gerektiği, farklı görüş açıları yaratılarak, etnokültürel, sosyo-politik veya ekonomik vb. gibi toplumsal sorunlara alternatif çözüm üretebilme yetisine katkı sağlayabileceğinden kaynaklanıyor. Her ne kadar akademik özgürlüğe ilişkin olarak özelleştirilmeden bahsedilmiş olsa da, makaledeki asıl amaç özelleştirilmenin ve öğrenci haklarının irdelenmesi değildir. Makaledeki ana hedefim, Avustralya Yüksek Eğitim bağlamında akademik özgürlüğün hangi koşullar altında en iyi sağlanabileceği sorusunu vurgulamaktır.