Makale özeti ve diğer detaylar.
1923 yılında kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti, kendi çıkarlarına uygun yeni bir diplomasi geliştirmek zorundaydı. Lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün gerçekçi politika anlayışı, genç devletin dış politikasını ulusal çıkarlar, güvenlik ve barışın korunması üzerine kurdu. Bu politikayla yola çıkan Türkiye Cumhuriyeti, tarihi bağlarının olduğu ve stratejik açıdan önemli Balkan devletleriyle de bu anlayışla diplomatik ilişkilere başladı. Önce Balkan devletleriyle arasındaki sorunları çözen Türkiye, daha sonra ikili anlaşmalarla ilişkilerini güçlendirdi. İkinci Dünya Savaşı yaklaşırken Balkanlar'ın güvenliği için daha güçlü bir işbirliği gerektiğini bilen Türkiye Cumhuriyeti, bu amaçla 1934 yılında kurulan Balkan Paktı'na öncülük etti. Bu diplomasisiyle Türkiye, Atatürk döneminde, Balkan devletleri arasında saygın bir yer kazandı.
The young Turkish Republic, who founded in 1923, needed to develop a new diplomacy. With Mustafa Kemal Atatürk's realistic understanding of politics, the young state's new foreign policy founded on national security, national interests and peace. With this foreign policy, Turkey has strengthened relations with Balkan States. Turkish Republic has signed bilateral agreements with Balkan States and worked to protect the security and peace of Balkan Region. When approaching the Second World War, Turkey was pioneered to establishment of Balkan Pact in 1934. On Atatürk period, with this diplomacy, Turkey won a respectable place among the Balkan states.